×

Kurumsal

Künye Kullanım Sözleşmesi Gizlilik Politikası Özel Üyelik

Haber Kategorileri

Gündem Ekonomi Sağlık Spor Türk Dünyası Kültür Sanat

Medya

Foto Galeri Web TV Canlı TV

Makaleler

Yazarlar Makaleler

Servisler

Seri İlanlar Firma Rehberi Biyografiler Nöbetçi Eczaneler Namaz Vakitleri E-gazete Faydalı linkler Puan Durumu Fikstür Anketler

Destek

Üye Ol Giriş İletişim

Yürekte Yatan Sevda

Tam 1 sene önce özel bir liseye rol - model ilişkisi kavramında çağrılmıştım. Bugün notlarımı karıştırırken, bir kızın çıkarken önüme geçip "sen vatansın, bizlerde.. Sizi hiç unutmayacağım" yazdığı not elime geçti.. Bir sene önceymiş 15 Kasım! Beni çağıran hocaya "ne anlatacağım onlara" dediğimde "onlara gönlünde yatan aşkı anlat" demişti.. Bi kaç gün yazdım, karaladım.. Olmadı tabi. Doğaçlama girer soru cevap şeklinde bitiririm düşüncesi ile söz edilen kurumda kendimi kürsüde buldum. Çoğu kişi bilir konuşmada çok yetersiz biriyim. Soru geldiğinde cevaplar, ama o cevaplar da balya yığını gibi dağınık olur. Cevap bittiğinde ne soru soran sorusunu hatırlar ne ben verdiğim cevabı :). Üniversitelerde, iş ortamında konu bellidir, kelimeleri eğip bükmek zorunda kalmazsınız. Kullandığınız dil bilimsel, sorular tekniktir. Ama konu "gönülde yatan aşkı anlatmaya" gelince dil hepten susuyordu. Konuşma bittiğinde vakit ne kadar geçmiş bilmiyordum. Tek bildiğim şey "aşkımı, sevdamı anlatmanın" ve dinleyen yüreklerde de bu aşkı kalplerinde hissetmiş gözlerle bakan o fidanlardı. Bir kaç gün sonra okulda çıkan dergide yazım makale olarak yayınlanmış bir örneğide bana hatıra babında gönderilmişti.. Bugün o makaleyi sizlere aktarmak istedim…

"Ben bir gencim vatanım gibi. Omuzlarımda dünya, kalbimde hayallerim ve başımın üstünde taşıdığım fikirlerim.

 Ben bir gencim, ilkbahar gibi, hayat doluyum, hayat taşıyor içimden. Kışı atlatmış da yorulmamış gibiyim, sıcak kanlıyım geçip giden günlere karşı.

 Ben bir yakamozum, ay ışığında denize karşıyım. Ben bir kuşun cıvıltısında ve gökyüzünün sınırsız maviliğinin içinde saklıyım. Mavi kadar hayal doluyum, bir kuş kadar yakın ve ay ışığı kadar uzağım.

Ben bir gencim kısacası ve ben bu vatana aşığım.

Ben atalarımdan geriye kalanım.

Ben Çanakkale bağrında şehit olmuş Seyit Onbaşı’nın,

Kurtuluş Savaşı’nda Gazi olmuş nene hatunların torunuyum.

Ben Sarıkamış’ta Allahuekber’de donarak ölmüş daha 17’sinde olan Kınalı Ali’nin yeğeniyim.

Ben en yakın zamanda tankların altında kalmış bedenlerin ruhu, evden çıkarken helalleşen yiğitlerin eşi, sütüm sana haram olur gitmezsen diyen anaların evlatlarıyız.

Ben bu topraklar için şehit olan onlarca kınalı kuzunun ardında kalan yadigarım. Onlar ki kanıyla toprağı sulayanlardır. Vatan eğer belirli sınırlar içerisinde kalan toprak parçasından ibaretse onlarda  vatandır.. Ben ise her zerresi toprak olan Mehmedim…

 Vatan için yaşadın, vatan için savaştın, vatan için öldün … Şimdi bütünüyle vatansın.

Ey vatanı için vatan olan Mehmed’in torunları! Senin tek savaşın kendin için, ataların vatanı kurtardı. Sen yalnız kendini düşünürsün, ataların tüm gençliği yaşattı. Sen ki gök kubbenin gölgesinde kalan hiçbir yerde boyun eğmezsin, sen ki mavi gördüğün yerde deniz gibi hırçın ve asilsin. Sen ataların kadar, Fatih kadar, Yavuz kadar diri, varlığın kadar fanisin.

Onlar toprak oldu, onlar artık vatan ve ben ölmeden vatan olan bir gençlik istiyorum. Ölmek kolay, asıl sanat yaşamakta ve asıl şiirleri yaşarken vatanını yaşatanlar yazar. Toprağı kanla da besleyebilirsin. Lakin sırf sen bir çiçek ol da topraktan yeşer diye girmediler mi mezara diri diri, daha 18’inde? Sen de artık vatansın çocuk, vatan için yaşamalısın! Öyle bir gençlik olsun ki toprak koksun teni. Çanakkale‘de bir yağmurun ardından, öyle olsun ki rüzgar eserse de dalgalansın namı dünyada tıpkı bir bayrak gibi. Öyle bir genç olsun ki ışıl ışıl parıldasın geceye inat ay gibi, yıldız gibi.

Sen! Ey Türk genci! Sen umudun gerisinde siyaha inat beyaz olmalısın. Sen beyaz olasın ki onların karanlığını görebilesin. Sen doğru olmalısın ki mazlumun içinde karanlık aydınlanıversin. Sen beyaz olmalısın ki bir umut gibi yürekleri ısıtabilesin

Sen deniz gibi hırçın ama huzur verici bir maviliği olmalısın ki rengin gökyüzünde dalgalanabilsin. Sen koca gök kubbeye renk vermelisin ki Afrika’daki bir çocuk bile aynı mavilikte, aynı gökyüzüne, kendi hayalleriyle uyanabilsin. Ey genç sakın küçümseme kendini. Sen geleceksin, dünya senin parmak uçlarında, döndürsen tersine dönecek. Sen akşamın kızılı kadar öfkeli, gecenin siyahı kadar özgür olmalısın. Kısacası genç sen vatan gibi olmalısın. Vatan gibi hür, vatan gibi fedakar ve vatan kadar vatan olmalısın!

Gençlik istiyorum Kerem gibi dağları delebilecek olan, aşkından vatanın. Çölde bile çiçek yetiştirebilecek, bu bir mezar da olsa. Sen ey genç! Öyle olmalısın ki yaşamalısın vatan için; vatan yaşasın diye yaşamalısın. Bu topraklar içinde çekiyorsan nefesini içine bedelini ağır ağır ödemelisin. Sen bu vatanın evladısın, vatan kadar vatan olmalısın. Sen vatan olmalısın. Sana bakan vatanım demeli…

Aradan bir yıl geçmiş.. Sanki bir değil de bin yıl gibi.. Vatanın toprağa dönmüş yeni filizlere ram olmuş yükümle, bu bayrak sizin, bu vatan sizin, bu aşk sizin, yeter ki taşımasını bilin! Bizler sizleri bir toprak gibi göğsümüzde ağırlarız yeterki açmasını bilin!...

YORUM YAPIN

haber yazılımı | Copyright © 2024