Bugün 8 Kasım...
44 gün SÜREN Karabağ Savaşı'nda,Türkiye'nin maddi manevi desteklerde bulunduğu ve 30 yıllık Ermenistan işgaline son verilen, kadim Şuşa şehrinin alınmasıyla taçlanan Milli Zafer Gününün 1. yıldönümü. Can kardeşlerimizin KARABAĞ ZAFER GÜNÜ kutlu olsun.
Bu vesile ile kardeşimiz Azerbaycan’ı biraz tanıtmak istiyorum.
▪️Toplum ve ülke isimleri genellikle coğrafi özelliklere veya millet unsuruna dayansada, bir çoğunun kökenini tespit etmek zordur. Bu zorluk ülke, toplum ve yer adları menşeinin birden çok faktöre dayanmasından kaynaklanmaktadır. İşte bu isimlerden birisi de “Azerbaycan”dır. Azerbaycan’a ister Atropetenye, ister Aderbadegan, ister Azarbaygan
( petrolden kaynaklı sönmeden yanan ateş - ateş muhafızı) isterseniz, Azerbaycan deyin, biz Azerbaycan'a
"CAN AZERBAYCAN " deriz.
“Can" özüm, gönlüm, kardeşim gibi deruni - engin bir anlama sahiptir.
Azerbaycan, dünyanın en eski yerleşim yerlerinden, büyük göç ve istilalara sahne olmuş, kadim topraklara sahip stratejik konumu, ticaret yolları üzerinde bulunuşu itibari ile toplumları kendisine meylettirmiş bir coğrafyadır.
Can Azerbaycan’ın şeref’i SAKA Türkleri’nin o topraklara gelip yerleşmeleri ile başlar. Ana yurttan çıkan HUN’ların bir kısmı kuzeyden Trakya’ya ilerlerken bir kısmı da Kafkaslar’dan Anadolu’ya geçer. Bir kısmı ise Azerbaycan - Bakü civarlarına yerleşirler. Bizans kaynaklarında, Kafkaz Albaniyası “HUNLAR ÜLKESİ “diye adlandırılmıştır, Türkoğlu Türk’tür kadim kardeşimiz - canımız Azerbaycan ..
Bağımsızlık mefhumunu bilmeyen milletler için “ HÜR YAŞAMAK” hiç bir anlam ifade etmez. Özgürlüğün kıymetini bilen uluslar ise, her koşulda canhıraş mücadele etmişlerdir. İşte bu milletlerin en önde geleni Türklerdir. Tarihleri boyunca sürekli bağımsız - hür yaşama karakterine sahip olmuşlar ve bunun için tüm zorluklara göğüs germiş, adil - asil bir millettir.
Kızıl Elma nedir bilir misiniz ?
▪️KIZIL ELMA, Alemlerin rabbi yüce Allah’ın isminin duyurulacağı mekan,
İ’LÂY-I KELİMETULLAH, İslam’ın tebliğ edileceği zemindir. Türk’ün yıldızı İslam’ın hilali ile buluştuğunda, edindik biz bu mefkûreyi. Birileri Kızıl Elma’yı bir dağ, bir şehir, bir cephe, bir mevzi, bir fikir zannetmektedir. Oysa ki, KIZIL ELMA yurt, imar edilecek topraktır. Aleme nizam verme gayreti içinde olan bu necip TÜRK milletinin asıl gayesinin adı, güneşin doğduğu yerden battığı yere kadar olan her yerin Türklerin hakimiyetinde olması idealidir.
Bu düstur, tüm alemin bir nizam içinde olmasını sağlarken, travmatik göçlere zorlanmış, katliam ve soykırıma uğramış, kimin canı yanıyorsa onun yarasını sarmak, ümmet şuuru,
Türk’e - İslam’a “dert verenin başını vurup, derdini başından “almaktır..
Yoldaşımız,
CAN KARDEŞİMİZ Azerbaycan, ülküdaşlarımıza - Kafkasya’ya açılan pencere, sağlam ayaklar üzerinde kurulmuş bir köprü, “ Bir halk iki devlet”tir.
Haçlı ordusu kalıntılarının “Büyüklük Kompleksiyle” herkesi alt edeceklerine
inanıp, Türk - İslâm dünyasını hallaç pamuğu gibi savurduğu günler çok - çok gerilerde kaldı.
Artık karşılarında ne korkudan dizleri titreyen eski Türkiye var nede eski Azerbaycan..
▪️Özellikle 15 Temmuz işgal ve darbe girişimini destansı bir direnişle püskürten ve Anka kuşu gibi küllerinden yeniden doğan Türkiye’nin, dünya üzerindeki taşları yerinden oynatarak, stratejik adımlar atmaya başlaması, Suriye’de ve Irak’ta ard arda başarılı önemli askerî harekâtlar gerçekleştirip, bölgedeki dengelerini Türkiye lehine değiştirmesi, birilerinin heveslerini kursaklarında bırakmış olacak ki, ülkemizi katran dökülmüş sahalara, itinayla sürüklemek istedikleri de gün gibi aşikardır.
▪️Bir yıl öncesinde Ermenistan’ı hunharca Azerbaycan’a saldırttılar. şaşırdık mı !? Tabiki hayır. Can kardaşımızla bizi vurmak istediler. Bu girişim Türkiyeyi doğudan batıdan, güneyden kuzeyden kuşatmak isteyen müptezellerin DAHİYANE !! planlarından sadece birisiydi.
Kardeşimiz Azerbaycan’a yapılan planlı saldırı, aslında Türkiye’ye gözdağı vermek adına düzenlenmiş kanlı bir eylem uluslararası hukuku hiçe sayan bir provakasyondu.
Ermenilerin Azerbaycan topraklarına yönelik yaptıkları saldırıyı, bölgesel çatışma" olarak nitelendirmek, Ermeni diasporasının propagandasını yapmakla beraber, bölge tarihini bilmemek, stratejiden bihaber olmak anlamını taşır.
Ermenistan şakşakcısı Avrupa, birbirlerinin sopalarına ve omuzlarına tutunan körler ordusudur. Karanlık dünyalarında kendilerini (haşa) ilahlaştırıp, faşist diktatörlerin silahlarını kuşanarak, güç ve kuvvetin tekeli olduklarını zannedip, oyun içinde oyun kurarak, akıllarınca neler yapabileceğimizi görmek, sınamak istediler - istiyorlar!
İç ve dış düşmanlar unutmasınlar ki, karşılarında, (booby trap - aptal tuzağı )
Bubi tuzaklarının kan gölüne çevirdiği, postalların cirit attığı, darbelerle oldu - bittiye getirilen, eski ürkek, cılız, emperyalistlerin kuklası, dışa bağımlı yaşayan Türkiye yok.
▪️Büyük devletler, stratejiler geliştirirler, stratejilerle ilerler ve dururlar.
Adını saymaya gerek bile duymayacağımız diğer ülkeler ise tükenmiş pilleriyle ancak küçük çapta manevralar yapabilirler..
İmkânları da, psikolojileri de stratejik atılımlar gerçekleştirmek için kâfi değildir.
Can Azerbaycan’a sıkılan her kurşun Türkiye’ye sıkılmış gibidir. Biz tek yürek atan can kardaşız. Azerbaycan aslâ yalnız değildir. Dünya hakemliğine soyunan zerzevat, o dinazor beyinlerine iyice kazısınlar ki, Türkiye devleti, kardeşi - dostu CAN AZERBAYCAN’a her zaman , her şekilde her türlü yardımı yapmakta asla tereddüt etmeyecektir.
▪️Bir zamanlar gazeteler de manşetten şöyle bir haber çıkmıştı;
“Aslanlar, kaçak gergedan avcılarını yedi!.. Avcılardan geriye kalanlar birkaç parça kemik, bir tüfek ve bir baltadan ibaretti.”
Ne kadar manidar değil mi ?!..
✔️CAN AZERBAYCAN, ZAFER GÜNÜN kutlu olsun.
Gül Gülasem Ateş