Gelenek ve göreneklerine bağlılığıyla bilinen Türkmenlerin düğünleri oldukça renkli geçiyor. Eskiden düğünler üç gün sürerdi.

Düğün evinin kapısına Türkmen çadırı kuruluyor. Yemekler sabahın erken saatlerinde kazanlarla pişiriliyor. Etli yemeklerin yaygın olduğu Türkmen mutfağında düğün için bir büyükbaş hayvanın yanı sıra küçük baş hayvanlar da kesiliyor. Türkmen pilavı ile etli çorba düğün yemeklerinin vazgeçilmez yemekleri arasında yer alıyor.

Türkmen gelinlerinin düğünlerde giydiği kıyafetlerin ve takıların ağırlığı neredeyse kendi ağırlıkları kadar oluyor. Sadece takıların ağırlığı 36 kiloyu bulurken, "kürte" olarak adlandırılan el işlemeli gelinlik örtüsü ve diğer kıyafetlerle birlikte bu ağırlık 40 kiloyu aşıyor.Rivayete göre, Türkmen kadınları vatan savunmasında erkeklerle beraber savaşmak istemiş, ancak bu istekleri kabul görmeyince savaşçıların giysilerini gelinliklerinde takı olarak kullanmış.

Türkmen gelinlerine, başlarına miğfere benzeyen "gupba", göğüslerine zırha benzeyen, ancak göz alıcı gümüş süslemelerle işlenmiş "gülyaka" ve parmaklarına da "köken yüzük" denilen birbirine bağlı yüzükler takılıyor. Büyüklere saygı amacıyla “Yaşmak” ile gelinin ağzı kapatılıyor. Gelinin üzerine de “Kürte” adı verilen bir örtü konuluyor. Bu onun yeni gelin olduğunu ifade ederken yüzünü de nazardan koruyor. 

Eski zamanlarda gelin atlı süvariler eşliğinde bir kervan ile giderken şimdilerde atların yerini rengârenk süslenmiş araçlı konvoylar alıyor. 

Gelin geldiğinde, damadın akrabaları, bahtının açık olması için yüzüne dua ediyor. Hayatı bereketli olması için bir eli yağa, diğer ali una batırılıyor. 

Gündüz gerçekleşen geleneksel ritüeller akşam olduğunda yerini modern düğünlere bırakıyor. Ulusal kıyafetler yerine modern kıyafetler giyiliyor, toy mekanlarında davetlilere ziyafetler veriliyor. Danslar eşliğinde eğlenceli bir geceyle düğünler kutlanıyor.