Bosna Hersek’in doğusundaki Srebrenitsa’da 1995 yılında yaşanan soykırımda hayatını kaybeden 50 kurbanın cenazesi daha bugün toprağa verilecek. Cenaze namazı öncesinde Srebrenitsa Anıt Merkezi’nde soykırımın 27’nci yıl dönümü dolayısıyla anma programı düzenlenecek.
Gündem Türk Dünyası Balkanlar 11/07/2022 15:31 11/07/2022 15:33
Avrupa’da, İkinci Dünya Savaşı’nın ardından yaşanan en büyük insanlık trajedisi olarak nitelendirilen ve 8 binden fazla Boşnak’ın katledildiği Srebrenitsa soykırımının kurbanlarından 50’si bugün toprağa verilecek.
Bosna Hersek’in doğusundaki Srebrenitsa’nın, 11 Temmuz 1995 tarihinde Ratko Mladic komutasındaki Sırp birlikler tarafından işgal edilmesinin ardından yapılan soykırımda katledilen ve toplu mezarlarda bulunduktan sonra kimlik tespiti yapılan Boşnak kurbanlar, öğle namazının ardından Potoçari Anıt Mezarlığı’nda defnedilecek.
Soykırım kurbanlarının ailelerini bu acılı günde yalnız bırakmak istemeyen binlerce insan da sabahın erken saatlerinden itibaren Srebrenitsa yakınlarındaki Potoçari’ye gelmeye başladı. Kurban yakınları sevdiklerinin mezarları başında dua etti.
BU YIL DEFNEDİLEN EN GENÇ İSİM 16 YAŞINDA, EN YAŞLISI 59…
Edinilen bilgilere göre, bu yıl defnedilecek soykırım kurbanlarının en genci öldürüldüğünde 16 yaşında olan Salim Mustafic, en yaşlısı ise 59 yaşındaki Husejin Krdzic olacak.
Bugün toprağa verilecek soykırım kurbanlarının isimleri şöyle: Saban Ademovic (1953), Sabrija Aljic (1940), Saban Avdic (1960), Munib Bektic (1951), Dzemil Dedic (1962), Mevlid Dudic (1970), Mustafa Dzananovic (1960), Kiram Djozic (1957), Nezir Efendic (1941), Mevludin Ferhatovic (1972), Salim Gabejlic (1968), Sead Gojcinovic (1965), Salko Hadzic (1969), Hajrudin Halilovic (1968), Salko Halilovic (1954), Almir Halilovic (1975), Esnaf Hasanovic (1969), Samir Hasanovic (1975), Semir Hasanovic (1975), Hamdija Hasic (1965), Sead Hasic (1963), Sead Hukic (1974), Sajit Hukic (1976), Hajdin Hukic (1942), Mevludin Husic (1972), Mustafa Husic (1974), Smajo Ibrahimovic (1938), Mehmed Ibrahimovic (1941), Nesib Ibrahimovic (1958), Sakib Jahic (1972), Mehmedalija Jugovic (1960), Nermin Kaljevic (1971), Smajil Karic (1937), Husejin Krdzic (1936), Edhem Merdzic (1949), Mustafa Mesanovic (1961), Ramiz Mujcinovic (1955), Suad Mujic (1966), Elvir Muminovic (1978), Salim Mustafic (1979), Muriz Mustafic (1966), Smajo Nukic (1951), Senad Osmanovic (1975), Ismajil Pilav (1952), Rahmo Rahmic (1952), Mensur Rahmic (1975), Adil Selimovic (1936), Salcin Sinanovic (1938), Vahid Smajlovic (1978) ve Senahid Secic (1956).
DEFNEDİLEN KURBANLARIN SAYISI 6 BİN 721’E YÜKSELDİ
Srebrenitsa’nın 11 Temmuz 1995’te Ratko Mladic komutasındaki Sırp birlikler tarafından işgal edilmesinin ardından BM bünyesindeki Hollandalı askerlere sığınan sivil Boşnaklar Sırplara teslim edilmişti.
Kadın ve çocukların Boşnak askerlerin kontrolündeki bölgeye ulaşmasına izin veren Sırplar, 8 binden fazla Boşnak erkeği ormanlık alanlarda, fabrikalarda ve depolarda katletmişti. Katledilen Boşnaklar o dönem toplu mezarlara gömülmüştü. Bu olay, Uluslararası Adalet Divanı tarafından 2007’de soykırım olarak kabul edilmişti. Savaşın ardından kayıpları bulmak için başlatılan çalışmalarda, toplu mezarlarda cesetlerine ulaşılan kurbanlar, kimlik tespitinin ardından her yıl 11 Temmuz’da Potoçari Anıt Mezarlığı’nda düzenlenen törenle toprağa veriliyor. Bu yılki törenin ardından anıt mezarlıkta toprağa verilen kurbanların sayısı 6 bin 721’e yükselecek.
SREBRENİTSA SOYKIRIMI NEDİR?
Takvimler 11 Temmuz 1995’i gösterdiğinde dünya, insanlık tarihinin gördüğü en korkunç olaylardan birine tanık oldu. Srebrenitsa’da 8 bin 372 Müslüman Boşnak hunharca katledildi. Bu, II. Dünya Savaşı’ndan sonra Avrupa’da yapılan en büyük katliam olarak hafızalara kazındı. Aradan geçen 27 yıla rağmen Srebrenitsa’nın acısı dinmedi. Srebrenitsa’da yaşanan olayların başlangıcı, Yugoslavya’nın parçalanmasına dek uzanıyor. Yugoslavya, 1986-1992 yılları arasında yaşanan iç savaşlar sonrası parçalandı. Ardından 1992’de Aliya İzzetbegoviç önderliğinde yapılan referandumla Bosna-Hersek bağımsızlığını ilan etti. Bağımsızlık kararı ABD, Batılı ülkeler ve BM tarafından kabul edildi. Ancak bu durum Bosna Savaşı’nın çıkmasını engelleyemedi. Sırplar, bölgedeki Boşnak ve Hırvatları uzaklaştırmak için harekete geçti. Kısa sürede Boşnak şehirlerinin pek çoğu işgal edildi.
Birleşmiş Milletler, Bosna’da sivil halkı korumak için altı yerleşim birimini güvenli bölge ilan etti. Srebrenitsa da onlardan biriydi. Güvenli bölge ilan edildikten sonra şehrin 24 bin civarı olan nüfusu 60 bini geçti. Sırp zulmünden kaçanlar Srebrenitsa’ya sığındı. Sırpların Srebrenitsa’ya yaklaştığını gören halk, Hollandalı Birleşmiş Milletler askerlerden kendilerini savunmalarını istedi. Ne var ki bu istekleri kabul edilmedi. Boşnaklar, şehir güvenli bölge ilan edildiğinde ellerindeki silahları teslim etmişlerdi. Sırp ordusu yaklaşırken en azından bu silahların iade edilmesini istediler ama kabul ettiremediler. Dolayısıyla tamamen savunmasız kaldılar.
KATLİAM GÜNLERCE SÜRDÜ
1995 Temmuz’unda Sırp güçleri, Srebrenitsa’daki Hollandalı Birleşmiş Milletler güçleriyle anlaşarak şehri hedef aldı. Savaş sırasında şehrin güvenliğini sağlayan Hollandalı Komutan Thom Karremans kontrolü Sırplara teslim etti. Sırpların, Ratko Miladiç komutasında Srebrenitsa’ya girmesiyle insanlık tarihinin gördüğü en acı olaylardan biri yaşandı. Şehirde askerlik çağındaki tüm erkekler, bir otobüse bindirilerek kurşuna dizilmeye götürüldü. Peşinden genç, yaşlı, kadın, erkek demeden önlerine gelen herkesi öldürmeye başladılar. Sırplar, sivil halkı ormanlık alanlarda, fabrikalarda ve depolarda katletti. Katledilen Boşnaklar, toplu mezarlara gömüldü. 5 gün boyunca devam eden katliamda 8 bin 372 kişi öldürüldü. Bosna’daki savaş bu olaydan sonra dünya kamuoyundaki baskıların artmasına neden oldu ve aynı yıl ateşkes ilan edildi.
HER 11 TEMMUZ’DA POTOÇARİ ANIT MEZARLIĞI’NDA DEFİN TÖRENİ
Sırp askerleri, cesetleri tanınmaz hale getirerek onlarca toplu mezara gömdü. Soykırım kurbanlarından 600’ü olaydan 8 yıl sonra bulundu ve Potaçari Anıt Mezarlığı’na defnedildi. Bosna halkı, aradan geçen yıllara rağmen katliam kurbanlarının toplu mezarlarını aramaya devam ediyor. Toplu mezarlarda cesetlerine ulaşılan kurbanlar, kimlik tespitinin ardından her yıl 11 Temmuz’da Potoçari Anıt Mezarlığı’nda törenle toprağa veriliyor.