×

Kurumsal

Künye Kullanım Sözleşmesi Gizlilik Politikası Özel Üyelik

Haber Kategorileri

Gündem Ekonomi Sağlık Spor Türk Dünyası Kültür Sanat

Medya

Foto Galeri Web TV Canlı TV

Makaleler

Yazarlar Makaleler

Servisler

Seri İlanlar Firma Rehberi Biyografiler Nöbetçi Eczaneler Namaz Vakitleri E-gazete Faydalı linkler Puan Durumu Fikstür Anketler

Destek

Üye Ol Giriş İletişim

Cumhurbaşkanı Erdoğan ;Bu alçak saldırıya da hak ettiği cevabı vermek sorumluluğumuzun gereğidir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Ali Babacan'a İHA-SİHA tepkisi: Hak ettiği cevabı vermek sorumluluğumuzdur.

Gündem Ekonomi Bilim-Teknoloji Türkiye 18/01/2023 14:15 18/01/2023 14:16

A- A+

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM'de düzenlenen AK Parti grup toplantısında yaptığı konuşmada, BAYKAR'a yönelik eleştirilere tepki göstererek; "Aslında BAYKAR'ın nezdinde tüm şirketleri, ürünleriyle savunma sanayimizin tamamı hedef alınıyor. Bizimle olan akrabalık ilişkileri üzerinden BAYKAR'ı hedef alabileceklerini düşünüyorlar. Bu alçak saldırıya da hak ettiği cevabı vermek sorumluluğumuzun gereğidir. " dedi.

Erdoğan sözlerine şöyle devam etti :

''Ülkemizde milli mücadelenin de etkisiyle cumhuriyetimiz kurulduktan hemen sonra başlayan bir savunma sanayi hamlesi vardı. Bu kardeşiniz Başbakanlık makamını da gördü, Cumhurbaşkanlığı makamını da gördü. Bütün adımlar atılırken düşünün öyle bir yerden öyle bir yere geldik ki, doğru dürüst helikopterin yok... Berlusconi ile yaptığım görüşme neticesinde ATAK helikopterlerini hallettik. Şu anda ATAK helikopterleri Türkiye'nin kendi ürünleri olarak üretiliyor. Buna da birileri çelme takmaya çalışıyor. Bu bizi bir yere doğru da itiyor. Biz Gök-Bey helikopterini üretmenin adımlarını atıyoruz. Bütün bunlarla beraber biz İHA'ya, SİHA'ya, AKINCI'ya, hepsinden öte Kızılötesi denilen adımı nasıl attık, şu anda bir de onun çalışmaları yapılıyor. Bush'a dedik ki bize İHA verecektiniz ama vermediniz. Ve sözümüz var, hala siz bunları vermediniz, süratle vereceksiniz dedi. Biz bunlardan İHA'yı aldık ama İHA'yı bize 2 günlüğüne verdiler. Bu 2 günlük bir iş değil dedik, bizim terörle mücadelemiz yoğun şekilde devam ediyor. Bu ziyaretimin ardından Özdemir Bey hemen çocuklarıyla beraber bu adımı attı ve süratle İHA'yı onlar ürettiler. Ardından SİHA'yı da ürettiler ve çocuklar AKINCI'yı da ürettiler. Svaş uçağı noktasında da çalışmalarını sürdürüyorlar. Olay sadece savaş aracı değil, bunun ürünlerini de üreteceksin. Ülkemiz bu mühimmatı da üretmeye başladı. Biz Türkiye'deki maalesef bu muhalefetle çok uğraştığımız için adım atmakta zorlanıyoruz. En son Arifiye'deki olay... Arifiye'deki olaydan hemen sonra, biz ne yaptık Arifiye'de. Fırtına obüslerinin teslim törenine gittik, komutanlarımız ve milletvekillerimizle... Düşünebiliyor musunuz muhalefetin başındaki adam; düşünün siz diyor siyasetçi değilsiniz. Tamam da neyi alkışlıyorlar, neden alkışlıyorlar. Alkışladıkları şey dünyayı titreten fırtına obüslerinin teslim töreni. Bay Kemal, konuşan anayasamızın hükmüne göre başkomutan konuşuyor. Ve sen ne Savunma Bakanımıza ve kuvvet komutanlarımıza hakaret edecek çapta değilsin, önce haddini bil. Bu bir cibiliyet meselesidir. Karakter zaafı olan bir insan olarak bizim ordumuzun komutanlarına saldırmak herkesin karı değildir. Bunlarla ilgili işin hukuki boyutu devam ediyor, edecek. Hukuk karşısında da hesabını verecekler.

Şu anda Bayraktar İHA'larını yetiştiremiyor. 3-4-5 sene sonraya gün veriyorlar. Mühimmat yetiştiremiyorlar. Türkiye artık büyüdükçe, güçlendikçe birileri rahatsız oluyor. Onlar rahatsız oldukça biz yolumuza devam ediyoruz. Geçtiğimiz 20 yılda savunma sanayimizdeki proje sayısını 750'ye, bütçesini 75 milyar dolara çıkardık. Böylece sektördeki firma sayısı 56'dan 2700'ün üzerine, ürün ihracatı 4.5 milyar doların üzerine çıktı. Sektördeki yerlilik oranını yüzde 80'lere çıkarmayı başarmakla da gurur duyuyoruz. Kimi dışarıdan kimi içeriden sayısız sabotaj teşebbüsüne rağmen savunma sanayimizi büyüttük. Öyle yüzde 10, 20 değil yüzde bin karlarla Türkiye'nin nasıl soyulduğunu, kimlerin resmen ülkesini sattığını bizzat gördük. Bay Kemal sen tanımazsın ama sana ben edebi alemde olan Özdemir Bey'i bir tanıtayım. Biz tahsisleri yaparken biliyorsunuz onlara bu tahsisi yaptıkları üretime göre yaparız. Nedir bu tahsis? Bugüne kadar nice firmalara bu verildi fakat Özdemir bey öyle bir insan ki; 'Hayır almam' Yahu hadi ben sana bir lütufta bulunmuyorum, bu devletin aldığı bir karar. Bu kararla firmalara bunu veriyoruz, bu bir hak. 'Hayır almam, ben paramı veririm, paramla satın alırım' Böyle bir insan. Bu ahlaksız çıkmış hala 'Geleceklermiş de geldikleri zaman bunlara hesabını soracaklarmış' Yahu sen rekabet nedir bilir misin ya sen git çocuk bezi satmaya devam et. Senin işin değil bu. Üzgünüm, 15 sene yanımda bulundu ama demek ki benden bir şey alamadı. Yanında bir tanesi daha var aynen o da öyle. Bizden üniversite istediler, bunların vakfına üniversite tahsisi yaptık. Kendisi ne zaman ki başbakanlık koltuğuna oturdu, o tahsis yapılan yeri vakfına mülk edindi. Türkiye'de bunun başka bir örneği yok. O vakıftaki yöneticiler acaba bunu nasıl izah edeceksiniz? ''

YORUM YAP

RÖPORTAJLAR TÜMÜ