×

Kurumsal

Künye Kullanım Sözleşmesi Gizlilik Politikası Özel Üyelik

Haber Kategorileri

Gündem Ekonomi Sağlık Spor Türk Dünyası Kültür Sanat

Medya

Foto Galeri Web TV Canlı TV

Makaleler

Yazarlar Makaleler

Servisler

Seri İlanlar Firma Rehberi Biyografiler Nöbetçi Eczaneler Namaz Vakitleri E-gazete Faydalı linkler Puan Durumu Fikstür Anketler

Destek

Üye Ol Giriş İletişim

Ahlat tarihi günlük yazı dizisi 2. kısım

Türk fethi öncesi Ahlat

Kültür -Sanat Türkiye 18/11/2021 18:12 18/11/2021 18:13

A- A+

1-Ahlat Adının Menşei
Ahlat’ın adının menşei hakkında halk arasında hala süregelen bir efsane vardır . Bu efsane şöyledir; “ Van Gölü’nün bu müstesna kıyısında hüküm süren Urartu Kıralı “Lat” Med’lerin saldırısına dayanamayınca şehir düşe ve hükümdar da ağır yaralar alır. Babasının başını dizine koyan hükümdarın kızı “Ah!” çekerek ince ince göz yaşları dökmektedir. Kızın “Ah! Lat , Ah! Lat” diye yükselen feryadı, Med’lerin şehre girmesine kadar devam eder . Urartu Kıralı hayata gözlerini yummuş ancak bilmeyerek çok sevdiği bu şehre ismini vermiştir.”
Şüphesiz bir efsane ama doğrusu hoş yakıştırılmış. Bunun yanı sıra ilçenin ismi islami literatürde “Hilat” olarak geçer .

2-Ahlat’ta Çeşitli Hakimiyetler
Türkiye’de belki de tarihi eserleri açsından eşi benzeri olmayan bir belde konumundaki Ahlat’ın varlığı MÖ. 1500 yılına kadar uzanmaktadır.Asurlular’ın bir uç beyliği olan şehir daha sonra Urartular’a geçiyor. İsmini de bu dönemde alıyor. Şehrin en eski sakinleri olan Urartular buraya “Halads” , Ermeniler “Şaleat” , Süryaniler “Kelath” , Araplar “Hil’at” , İranlılar ve Türkler ise “Ahlat” demişlerdir.
Ahlat’ta paleolotik döneme Tunç Devri’ne tarihlendirilen münferit eserler mevcuttur. Bu dönem esaslı olarak ilmi şekilde araştırılmamıştır . Şehir MÖ.9.yy.’da Asur hakimiyetine son veren Urartuların egemenliğine girmiş ve Urartuların şehirdeki bu hakimiyetleri MÖ.6.yy.’a kadar devam etmiştir. Bu dönem hakkında pek bilgi yoktur.
MÖ.600 yıllarında Medlilerin ve Perslilerin egemenliğine giren şehir daha sonra Anadolu’daki Pers hakimiyetine son veren İskender’in yani Greklilerin hakimiyetine geçmiş , bundan sonra Port hakimiyetine girmiştir.Bu dönemde ayrıca Roma’nın ve Roma’nın ikiye ayrılmasından sonra da Bizans’ın egemenliğine giren şehir miladi 641 yılında burayı islam ordularının fethetmesine kadar Bizans egemenliğinde kaldı.


3-İslam Dönemi 
Şehir Hz. Ömer döneminde Cezire fatihi Iyaz bin Ganem tarafından fethedilerek İslam Devletinin egemenliğine girmiştir (641). Ahlat Beyi yapılan antlaşma gereği vergi vermeyi kabul etmiş ve bu antlaşma Hz. Osman döneminde Doğu Anadolu’da harekatta bulunan Habib b. Mesleme tarafından tasdik edilmiştir. Hz. Osman’ın öldürülmesi , Hz. Ali döneminin de karışık geçmesi ve nihayet Hz. Muaviye’nin ölümüyle başlayan iç karışıklıklar sırasında Ahlat halkı da isyan etmiş ancak Emeviler’in Cezire valisi Muhammed b. Mervan tarafından şiddetle cezalandırılmışlardır. Böylece bölge Cezire valiliğine bağlanmıştır. Azerbaycan valisi Cerrah b. Abdullah’ın Erdebil’de Hazarlara yenilip şehit düşmesi üzerine halife , Hişam b. Abdülmelik Said el Haraşi’yi Hazarlarla mücadeleye memur etti (730-31). Ahlat’a gelen Haraşi şehir kapıları kendine açılmayınca şehri şiddetli bir muhasaradan sonra almıştır.
Abbasiler döneminde Ahlat’ta ki mahalli hanedanlar ibka edildikleri gibi idari yapıda aynen korundu. Bu sıralarda Haricilerin Musul ve Diyarbekir civarında faaliyetlerini yaygınlaştırdıklarını görüyoruz. Ahlat’ta zaman zaman onların saldırılarına ma’ruz kalıyordu. Mahalli idarecilerin 851’de Van Gölü ve çevresinde çıkan olayları bastırmaktan aciz kalmaları yüzünden Samerra’dan gönderilen Büyük Boğa asilerin reisi Musa b. Zürare’yi yakalayıp bu bölgede dirlik ve düzenliği yeniden kurdu. Abbasi hakimiyetinin zayıflaması üzerine Bizanslılar 928’de şehri almışlardır. Bundan sonra Ahlat’ta X. yy. sonunda bir Kürt sülalesi olan Mervanoğulları hüküm sürmüşlerdir.

YORUM YAP

RÖPORTAJLAR TÜMÜ

haber yazılımı | Copyright © 2024